Tebbet Suresi Yorumumuz Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca Makelesi

Tebbet Suresi Yorumumuz Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca Makelesi

Ebu cehilin ve karisinin halini yorumumuz ise, bir firinci teyze düşünün ki, bu devirde, önüne ekmek pişirmek isteyen ve, hamurunu yapip, teknesini FIRINA getiren bir kadin, ve diger kadinda firinci teyze (cehennemin bakcisi Malike yada Melike hatun), ve o kadin önce teknesini getirir di FIRINA, bizim köyde eskiden, sonrada gider birde firinin altinda yancak odununuda getirir ki, ekmegini firinci teyze pişirsin. ve işte o ekmek olcak bugdaylar un oldu, sonra hamur oldu, sonra ekmek bezesi oldu, sonrada firina yani cehenneme sürülcek pişcek amma, pişmesi icinde, o sirtinda hurma lifleri getiren bir kadin, ve firinci teyze onlari aldi ve firinin altina sürüp, yakip da ekmekleri, nar gibi kizartip pişirince, işde ebu cehilde tatti cehennemi, o kadinda, sirtinda, onu (Ebu Cehili) pişircek olan, yada yakcak olan odun liflerini, sirtinda getirmiş oldu bile, diye yorum getiriyoz bu sureye….

Ebu cehil ve karisi söz ve nasihat kar etmeyenlerden sadece birisi işte, ve öyle olunca buna yorumumuz ise :

Yukardaki Resime bakip yaziyi okuyan anlayacakdir ki, dünyada bir cok alet erdavat var, ve tesisat var, elektrik tesisatlari, su tesisatlari, gaz tesisati, yine bir ucak pilot Kokpitinde, bircok gösterge ve ayarlar var, ve bunlarin, ilk bakişda, ne oldugunu, ne işe yaradigini, nasil kullanildigini, nasil baglanacagini, ne kadar gücleri oldugunu, neye yaradigni, kimler, yada kac kişi bilebilir degilmi? amma o ilmi tahsil etmiş bir elektrik tesisatcisi, yahut su tesisatcisi, yada bir ucak pilotu anlayabilir degil mi?
öyle olunca Allah ki, yeri gögü yaratan, herşeyin hakimi, ve mülkün sahibi olan Allah, bir tesisatci kadar da mi bilgisi yok ki yarattigi kullari, doga, hayvan, güneş, ay,.. insan, bitki, ne yapar? gücü nedir? neler yapamaz? bilmesin. Halbuki Allah in ilmi ve rahmeti her şeyi kuşatmıştır.

öyle ilmi ile kuşatması tamamda, rahmeti nasil kuşatmıştır derseniz, rahmet su demek, dünyanin 3/4 ü su, yine insan bedeninin 3/4 ü su, yine hücredeki yapinin 3/4 ü su

ve yine semada da, yedi tane su okyanusu, yada deryasi vardir ki, kurandan gecen yedi “Ha ve mim” harfi gösterir ki, yukarda 7 tane kat vardir ki, gök katmani, onlar ayri ayri deniz halindedir, rahmet halindedir, yani su halindedir. Nasil olur derseniz, mesela bulut tonlarca su ile doludur, amma semada ucabiliyor, tonlarca yagmur var, Allah a, bu tonlarca yagmuru semada tutmak zor gelmiyor, ve onlari semada ucuruyor, inecegi yere kadar melekleri taşiyor, ve bu gök semasi olan yedi “ha mim” in mahiyetinin aslinida, Allahu Teala ve Tekaddes hazretleri daha iyi bilir.
ve Raşidi zikrindeki o ha mim ler, o yedi gök katmanini zikretmek icin, unutmamak icin işte, yani yagmur yagdirmak icin, elbet buluta ihtiyac var degil mi?
Yine Rabbimiz, Bir Tane Domates Tarlasinda, tonlarca domatesi yaratirken, birde O nun (Allah in) melekleri, oturup, her birine adres yaziyor, mesela mektupa adres yazar gibi, Temsili misal ile : Bu Domates Ankara Cebeci de, 13 numarali evde ki, fatma baciya gidecek, ve o falan tarihde, sabah kahvaltisinda, bunu, biber peynir,.. ve cay ile, saat filanda, falan filan ile birlikte, mutfakda ayakda (veya falanci numarali sandelyede otururuken) yiyecek,…..
yani düşünün, böyle ciftci bir amcanin sekreter yada, işciler tutup, her bir domatese, mektupa yazar gibi, adres yazdirmak zorunda oldugunu, ve ne kadar zaman alir, o kadar domatese bibere,… adres yazmak, ve onu götüren kamyoncunun işi nasil zor, satan pazarcinin işi ne kadar zor olurdu, amma Allah bunlari bizler hic hissetmeden ve zorluk da cekmeden, her sene, her gün, her ay, her lokmaya, her rizka yazip durur, bunlar : Allah in, bizlere rahmetinin genişligi, ve rahmetinin gadabini koyup gecip taşmasi degilde ne o zaman

Ebû Hüreyre (r.a.)’dan rivayetle,

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

“Allah-u Azze ve Celle mahlukatı yaratmayı takdir buyurduklarında, kendi katında, arşın üstünde bulunan Levh-i Mahfuz’una Ana hafiza kartina (kudret kalemine emrederek): “Rahmetim gazabımı (öfkemi) koyup geçti.” diye yazdı.”

( Hadis-i Şerif , Müttefekun aleyh. Hadisin lafzı (3194) Buhârî’ye aittir)


أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

أَهُمْ يَقْسِمُونَ رَحْمَةَ رَبِّكَ نَحْنُ قَسَمْنَا بَيْنَهُم مَّعِيشَتَهُمْ فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَرَفَعْنَا بَعْضَهُمْ فَوْقَ بَعْضٍ دَرَجَاتٍ لِيَتَّخِذَ بَعْضُهُم بَعْضًا سُخْرِيًّا وَرَحْمَتُ رَبِّكَ خَيْرٌ مِّمَّا يَجْمَعُونَ

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

E hum yaksimûne rahmete rabbike, nahnu kasemnâ beynehum maîşetehum fîl hayâtid dunyâ ve rafa’nâ ba’dahum fevka ba’dın deracâtin li yettehıze ba’duhum ba’dan suhriyyâ, ve rahmetu rabbike hayrun mimmâ yecmaûn.

Meali :

Rabbinin rahmetini onlar mı bölüştürüyorlar? Dünya hayatında onların geçimliklerini aralarında biz paylaştırdık. Birbirlerine iş gördürmeleri için, (çeşitli alanlarda) kimini kimine, derece derece üstün kıldık. Rabbinin rahmeti, onların biriktirdikleri (dünyalık) şeylerden daha hayırlıdır.

(Sadakallahul Aziym ZUHRÛF Suresi 32. ayet)

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

أَمْ لَهُمْ نَصِيبٌ مِّنَ الْمُلْكِ فَإِذًا لاَّ يُؤْتُونَ النَّاسَ نَقِيرًا

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Em lehum nasîbun minel mulki fe izen lâ yu’tûnen nâse nakîrâ.

Meali :

Yoksa onların hükümranlıkta bir payı mı var? Öyle olsa, insanlara bir zerre bile vermezler.

(Sadakallahul Aziym NİSÂ Suresi 53. ayet)

öyleyse “Şüphesiz sen sevdiğin kimseyi doğru yola iletemezsin. Fakat Allah, dilediği kimseyi doğru yola eriştirir. O, doğru yola gelecekleri daha iyi bilir.”

(Sadakallahul Aziym KASAS Suresi 56. ayet)

Yani bizler kainatin prototipini taşiyorsak bedenlerimizde, ve iyiler sag tarafi, ve kötülerde, sol tarafi temsil ediyorsa, birbirine zit degil, sadece simetrik dememiz lazim, cünkü kimse sag tarafini, sol tarafina cevirmesi icin Allah a dua etmeyecegi gibi, ve sag el, sola takilinca bütün görevleri iptal olup, o el işe yaramayacagi, ve görevini ifa edemeyecegi gibi, kötülere iyi ol demek de böyledir, ve sag taraf, sagda güzel, sol tarafda, solda güzeldir. Allah herşeyi yerli yerince yaratmiştir. ve kötüler her ne kadar, kumar oynamayani, kumara aliştirsada, yine zina etmeyeni zinaya, icki icmeyeni ickiye aliştrimaya calişsada, sag sagda güzel, sol solda daha güzel, sag in, yani, mümin birini calarken görmek, ne kadar kötü, “sana hic yakiştiramadik” der herkes degil mi? öyle olunca, sag, sag ele yakişir, ve iyi amel etmek ile sorumlu, iyilerde iyi işler yapmakla sorumlu, ve sol elde taharet ederken yanliş yapmiyordur zaten,……

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

الْخَبِيثَاتُ لِلْخَبِيثِينَ وَالْخَبِيثُونَ لِلْخَبِيثَاتِ وَالطَّيِّبَاتُ لِلطَّيِّبِينَ وَالطَّيِّبُونَ لِلطَّيِّبَاتِ أُوْلَئِكَ مُبَرَّؤُونَ مِمَّا يَقُولُونَ لَهُم مَّغْفِرَةٌ وَرِزْقٌ كَرِيمٌ

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

El habîsâtu lil habîsîne vel habîsûne lil habîsât, vet tayyibâtu lit tayyibîne vet tayyibûne lit tayyibâti, ulâike muberraûne mimmâ yekûlûn, lehum magfiratun ve rızkun kerîm.

Meali :

Kötüler, kötülere; kötüler zaten kötülük icindir; temizlerde temizlere, temizler de temiz işlere lâyıktır. O temiz olanlar, iftiracıların söyledikleri şeylerden uzaktırlar. Onlar için bir bağışlanma ve bolca verilmiş iyi bir rızık vardır.

(Sadakallahul Aziym NÛR Suresi 26. ayet)

Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca Makelesi

Schrems, 9 Eylül 2018 Pazar

Original Kar©glan